24 Haziran 2016 Cuma

Beddua

Bir zamanlar şirket sahibi bir müvekkilim vardı ve birine beddua etmek istersen adam çalıştır de derdi. 
İlk başka söylenenin anlamamış hatta personel sayısını bir başarı kriteri olarak nitelendirmiştim. 

Yıllar ilerledikçe işçilik haklarından kaynaklı davaların işverenler için büyük sorunlar yarattığına şahit oldum. 

İşçi tarafı olunca süreç daha farklı işlerken işveren tarafında olduğunuzda sıkıntıların ardı arkası kesilmediği daha iyi anlıyorsunuz. 

Yine benzer bir durum bu hafta başıma geldim. Müvekkillerimden biri kendisine yardımcı olması için bir personeli işe aldı. Sigorta girişini yapmadı. Personele daha maaşına vermeden aynı hafta içinde 5 tane maaş haczi yazısı ile karşı karşıya kaldı.

Hani bir yazı gelir anlaşılır da ard arda 5 tane yazı gelince müvekkilim kara kara düşünmeye başladı. 

Müvekkilim icra takibinin tarafı olmadığı için 3. şahıs işveren sıfatıyla dosyaya bilgi verilmesi gerektiğinden haberdar olmadan az kalsın İİK göre maaş haczinin ödenmemesinden dolayı sorumlu hale gelecekti. Bir alışveriş için kendisini uğradığımda eşinin uyarısı ile yazılara bana gösterdi. 

Bir gün sonrası için adliyede randevulaşarak maaş hacizlerine karşı beyan yazılarını muhabere ile gönderdik. Şimdi icralardan gelen yazıya göre ilk dosyaya para göndermeye başlayacağız. 

Borçlu personeli rencide etmeden karşımıza alarak bir yol haritası çizme konusunda yardımcı olmaya çalıştık. 

Borçlu çalışan, icra takipleri neticesinde kredibilite notunu düşürdüğünden eşi için kredi çekmeyi alternatifler arasına aldık. Ancak miktar itibariyle ne kadar kredi alınabileceği konusunda hem fikir olamadık. 

Sonuç olarak işlerini hafifleteceği için yanına bir çalışan aldığına sevinen müvekkilim arda arda gelen maaş haciz yazılarından dolayı sevinci kursağında kaldı.  

Saygılarımla