26 Şubat 2016 Cuma

1500 TL'lik dava

Küçük bedelli davaları açıp açmama tereddüdü bu mesleğin cilvelerinden olsa gerek. 

1.200.TL asıl alacağın tahsili için borçlu ile defalarca görüşmeme rağmen ödeme yapılmayınca icra takibi başlatmaktan başka çare kalmadı. Alacaklı ile en son görüşmemizde borçluyu artık idare etmeme ve kötü niyetin cezalandırılması gerektiğini kararını alarak düğmeye basmıştı. 

2013 yılında ilamsız icra takibini başlattık. Borçlunun ödeme emrine itirazı neticesinde takip durunca itirazın iptali için dava açtık. 

İş sahibinin birden fazla davasına bakmakla beraber seri olmayan bu davalar için harcanan enerji atılan taşılan ürkütülen kurbağayı ürkütmediğini bir kez daha gösterdi. 

Üç ayda bir yapılan duruşmalara kah adli tatil kah yıl sonu devirlerinde ara verdik. İtirazlar neticesinde bu dava için 1500.TL bilirkişi ücreti harcadık. 

Dün ki karar celsesinde bu davamız sonuçlandı. Davamızın kabulüne karar verilmesini beklerken kısmen kabul kısmen ret kararı ile karşı karşıya kaldık. Her ne kadar kabul ret oranı dava sonucunda asıl alacağa işleyen faiz ile dengeleyecek ise de 3 sene kısmen boşa kürek çekmiş olduk.

Mesleğin ilk yıllarında iş sahibi olamamaktan yakınıyorduk. Şimdi yükte hafif paha da ağır işlerin peşinde koşturmaktan iş beğenmez hale geldik. Bu da insanoğlunun doyumsuzluğu olsa gerek. 

Uyuşmazlıkların alternatif çözüm yolları ile bertaraf edilmesine yönelik gerek miktar sınırlaması gerekse zorunluluk haline gelecek ara buluculuk uygulamaları, dosya sayılarının azalması önemli bir rol oynayacak ise de uzlaşma kültürünün hakim olmadığı bu topraklarda uyuşmazlıkların atiye kalması da sık karşılaşılan bir durum olacak. 

Temmuz 2016 tarihinden itibaren devreye girecek olan bölge adliye mahkemelerinin hem kadro hem de eksik alt yapı problemleri öngörülmesinden dolayı devlet dışında savunanı kalmamış olması, dün sonuçlanan yukarıdaki anlattığım davadaki gibi çözülemeyen usul sorunlarının misliyle artmasına sebep olacak.

Saygılarımla