Sayfalar

13 Kasım 2017 Pazartesi

Yedikule Zindanları Turu

Bir avukatın gezileri devam ediyor. Yedikule Surları turum için çok önceden hazırlık yaptım ve gidilecek yerleri araştırdım. Bir gece öncesi gezeceğim yerlere ilişkin yürüyüş rotasını hazırdım. Hatta bana yoldaş olsun diye bir arkadaşımı da yürüyüşe çağırdım. 

Bir önceki hafta herhangi bir program yapmaksızın aniden İstanbul Surlarını gezmeye karar vermiş, sabahın sekizinde yollara düşmüş, akşama kadar Eski İstanbul'u çepeçevre dolaşmış ve olağan dışı bir yürüyüş gerçekleştirmiştim. 

Murhpy Kanunları yine işlemeye başladı. Bu seferki planlı ve araştırmalı Yedikule Zindanları Turumda, Zindanların ziyarete kapalı olması sebebiyle dışarıdan  yapılacağı baştan belli idi. 

Bizans hükümdarlarının şehre giriş yaparken kullandıkları altın kapıyı uzaktan da olsa Yedikule Mezarlığı kenarından fotoğraflama imkanı bulabildim.

Zindanların eteklerinden fotoğraf çekmek istediğimde bu isteğim yanıma yaklaşan emniyet görevlisi tarafından engellendi. Kendi güvenliğini sağlayamadığı için çekince gösteren ve güvende olmayan emniyet görevlisine hak vererek zindanlardan uzaklaştım.

İkinci durak ana cadde üzerindeki kiliseden camiye çevrilen bir yapıyı görmek. Burada da restorasyon engeli ile karşılaştım. 

Fetih sonrasında bir kaç Osmanlı eseri camiye de kapıları kapalı olduğu için göremedim. Muhtemelen cemaat yokluğundan dolayı kapıları kapalı olan kiliselerdeki gibi camilerde namaz vakitleri açılıp sonra kapatılıyordu. 

Eski İstanbul turlarım devam edecek. Türkiye sadece İstanbul'dan  ibaret olmadığı gibi, İstanbul'daki tarihi eserlerde de sadece Sultanahmet çevresi tarihi eserlerden ibaret değildir diye bir sonuca vararak bir başka seferde denk gelmek üzere arkadaşım ile dönüş yoluna düştüm. 

İstanbul Surlara Turu isimli yazımı okumak için tıklayın