Süleyman DEMİREL 2002 veya 2003 yılında açılış için Başkent Üniversitesi'ne gelmişti. Amfide yapılan açılış töreninin onur konuğu olması yanında kürsüdeki konuşması yaşayan hiçbir politikacının sahip olmadığı hitabet gücü ile akıllarda derin iz bırakmıştı.
İstatistiklerle konuşması O'nun farkıydı. O günkü konuşmasında vermiş olduğu farklı yıllara ait kıyaslamalı üniversite sayısı, öğrenci sayısı, akademisyen sayısı aklımda kalan bir kaç örnekten bazıları. O'na hayranlığım başlangıcı bu konuşma olmuştu.
Okyanustaki yüksek dalgalar gibi aşılmaz olan siyasi arenada vermiş olduğu mücadele nadir siyasetçinin meziyetlerindendir.
Türkiye büyük bir devlet adamını kaybetti. Herşeye rağmen demokrasi inancı O'nu O yapan mücadeleci ruhun müsebbibidir. Hatta inanmamış olduğu kişilerle koalisyon yapacak kadar demokrasiye inanmıştı.
Devlet adamı karakteri inzivaya çekildikten sonraki süreçte hala başvurulan bilge adam rolünü O'na yüklemişti.
Koalisyon tartışmalarının yaşandığı bu günlerde geçmişten alınacak pek ders var.
Bazen trafikten sinirlerim ama bugün de sinirliydim. Bir an akılma Demirel'in sinirlenmeden hayatını idame ettirebilme becerisi geldi. Hoşgörü O'nun temel özelliklerinden bir diğeri idi.
Acısıyla tatlısıyla geçen yıllardan sonra kendisine Allah'tan rahmet dilemek dışında birşey kalmıyor.
Saygılarımla.
Merak ettiğiniz pek çok konuya Site Haritası bölümünden ulaşabilirsiniz. Bilgi paylaştıkça güzel. Cevabını bulamadığınız sorularınızı okuduğunuz yazının alt tarafındaki yorum bölüme yazarak sorabilirsiniz veya iletişim bölümünden e-posta ile bize ulaşabilirsiniz.